Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

28 Ekim 2011 Cuma

Tesirsiz Parçalar 76..

76.
Tamamına bakarken senin nerene odaklanacağımı şaşırıyorum
Gözlerin ağır bassa da hınzırca göz kırpar memelerin
Bir gözüm memelerinde ayak bileklerinde bir gözüm.
Uzuvlarının ağırlığında ezilirken bakışlarım
Perşembe gecesi içilen rakı gibisin, günahsın..
Sigaraya yapılan zam en çok sokak çocuklarını etkiler
Ve bizim azıcık canımız sıkılsa bütün yeryüzü etkilenir
Eşitlik bir fantazyadır bütün eski solcular bilir
Mutluluk bir merhaledir yaklaşıldıkça teğet geçilir.

Enflasyon sepetine eklenmiş ping-pong topu gibisin
Ping-pong topundaki fiyat değişiklikleri en çok başbakanı üzer
Ben seni seviyorum ama bütün bunlar olurken
Bunlara rağmen bu aşk en fazla ne kadar sürer?
İzahı izanı olmaz seni tarif etmelerin
Mesihle sözlü Jeanne D'arc'sın gövden bütün kutsanmış
Nasıl yaklaşayım bilmem dört bir yanın park yasağı.
Yaklaşamayışlarımı protesto bile edemem
Protesto bile edemem çünkü henüz,
Protestanlık icat bile edilmemiş..

8 Ekim 2011 Cumartesi

Tesirsiz Parçalar 75..

75.
Bilmiyordum yüzün kadar aydınlık
mumlar ve şamdan ve avize ve elektirik
Dişlerim bütün istemsiz çarptıkça birbirlerine
durmaksızın bana çocukluğundan bahset
Bahset bana bahset
bahset
bahset
Bahsettikçe sen muhtemelen bir orta yol buluruz
Bulunur elbet çaresi gülümsedikçe sen
ontolojik krizlerin
Durma ama bana sevişlerinden bahset
Seni sevmem senin bana gelişlerinle mümkün
Başkaları ne der bilmem başkaları başka başka
Başka başka omuzlarda ne çok zaman kaybettik
Durma başka deme bir şey zaman bizi tamamlar
Tamamlanır bütün eksik durma beni aşındır
Aşındırman demek beni.. şimdi bunu anlatamam
sen durma anlat yeter anlattıkça sen
Karaya çalan ne varsa anlattıkça apaklaşır..

2 Ekim 2011 Pazar

Tesirsiz Parçalar 72-74..

72.
İklim değişir sonra soğuklar gelir vazgeçeriz bir tam bir öğrenci olmaktan sen gidersin ben ağlarım geçer sonra önce çok çok sonra çok sık sonra sık sık anar durur hislenirim buğu kalır sonra o da kaybolur anı olursun sonra hatırlar gülerim belki sonra senden sonra biri olur onu severim sonra sen hiç olmamış olursun aslında da ben sonradan anlamış olurum belki..

73.
Nasıl da eğleniyorsunuz merhabalarınız memnun oldumlarınız ağzınıza sığdıramadığınız dişlerinizle kocaman gülümsemeleriniz, "bak canım bu bu canım bu da sana bahsetmiştim ya hani aa evet tabi" li takdimleriniz, dar masaların çevresinde gittikçe genişleyen kalabalıklarınız, onu okudum bunu duydum aldım ama daha okuyamadımlı çok satan kitap listeli sohbetleriniz, rujlarınız, rimelleriniz, kirli sakallarınız, içinize çektiğiniz göbekleriniz, kazağınızın altından eteklerini sarkıttığınız gömlekleriniz, dinledikçe büyüyen göz bebekleriniz, içinizden geçirdikleriniz, tutkularınız, beklentileriniz, kıskançlıklarınız, kurnazlıklarınız ve entrikalarınız ve topuklu ayakkabılarınız ve parça tesirli yalanlarınız, efsanevi iç çatışmalardan sonra geliştirdiğiniz insanseverliğiniz ve hobileriniz ve fobileriniz ve kompleksleriniz, mendil satan çocuklara iğrenik bir şefkatle bakan gözleriniz, çakmaklarınız, tabakalarınız, çantalarınız ve onbeş dakikalık hoşlanmalarınız, Lacan'lı Derrida'lı Althusser'li post-modern sohbetleriniz ve sonra kalkıp bara gitmeleriniz, içkileriniz mezeleriniz ve güzel ülkemiz için üzülmeleriniz ve üzüldükçe birbirinize sokulmalarınız sokulmalarınız sokula sokula kaynaşmalarınız ve sarılmalarınız ve yalpalayarak eve gitmeleriniz ve kusmalarınız ve sevişmeleriniz ve kavgalarınız ve çabucak barışmalarınız ve tekrar sevişmeleriniz ve önce sarılıp sonra sıkılıp sırtınızı birbirinize dönerek uyumalarınızla siz..
Ah canım insanlar sorarım size.. Sizinle biz birbirimizi nasıl anlayabiliriz?

74.
Profesyonel mağluplarız kaybetmeyi
film izlerken değil,
tadını hiç bilmediğimiz gazozların
kapaklarını toplarken öğrendik..
Ve komşu evin babası
dolu fileyle giderken eve
file deliğinden sarkan
lamba sarısı meyvenin
muz olduğunu
onbeş yaşında anladık..